AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 28 Şubat’ta güçlendirilmiş parlamenter sistem metnini kamuoyuna açıklayan muhalefet partilerini hedef alarak, “Henüz yolun başında birbirlerine bu kadar güvensizlik içinde olanlara milletimiz nasıl itibar edecek bilemiyoruz” dedi. Muhalefetin tepki gösterdiği müteahhitlere ilişkin Erdoğan, “Bu dev yatırımları yapan müteahhitleri tehdit etmek suretiyle ‘sakın ha’ diyen bir muhalefet mantığını dünyanın hiçbir yerinde duymadık, görmedik, bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 28 Şubat’ta Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni’ni imzalayan muhalefet partilerini hedef aldı. Erdoğan, “Henüz yolun başında birbirlerine bu kadar güvensizlik içinde olanlara milletimiz nasıl itibar edecek bilemiyoruz” dedi.
Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulunuyor.
Seçime 15 ay kaldığını belirten Erdoğan, “Her anımızı, her günümüzü çok iyi değerlendirmeliyiz. Partimizi sandıktaki 16’ncı zaferine hep birlikte hazırlayacağız” ifadelerini kullandı.
28 Şubat’ta bir araya gelen muhalefet partilerine yüklenen Erdoğan, “Karşımızdaki ittifakın ortaya koyduğu fotoğraf bizi motive etmek yerine kah güldürüyor, kah hüzünlendiriyor, kah düşündürüyor. Henüz yolun başında birbirlerine bu kadar güvensizlik içinde olanlara milletimiz nasıl itibar edecek bilemiyoruz” diye konuştu.
Muhalefetin tepki gösterdiği müteahhitleri sahiplenen Erdoğan, “Bu dev yatırımları yapan müteahhitleri tehdit etmek suretiyle ‘sakın ha’ diyen bir muhalefet mantığını dünyanın hiçbir yerinde duymadık, görmedik, bilmiyoruz” dedi.
Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Son grup toplantımızdan bu yana 31 kanun teklifi yasalaşmıştır. Bunlar, Uluslararası düzenlemeler, Nükleer Düzenleme, Öğretmenlik Meslek Kanunu, Bireysel Emeklilik Kanunu gibi değişikliklerdir. Ukrayna’da yaşanan son gelişmelerle ilgili olarak Dışişleri Bakanımız Genel Kurul’u bilgilendirmiştir. Milletvekillerimizle gelenek haline getirdiğimiz istişare toplantımızı da sürdürüyoruz.
TBMM çalışıyor, üretiyor, ülkemize hizmet ediyor. Bu gazi Meclisi ne kadar iyi ve verimli çalıştırırsak milletimizin umutlarını o kadar diri tutarız. Demokrasimizi sürekli geliştirerek, 2053 vizyonumuzun rehberi haline dönüştürmek öncelikli sorumluluğumuzdur.
Seçime artık 15 ay kaldığını dikkate alarak, her anımızı, her günümüzü çok iyi değerlendirmeliyiz. Partimizi sandıktaki 16’ncı zaferine hep birlikte hazırlayacağız.
Bizler kendi şahsi tarihimizde muhalefette verdiğimiz mücadelenin ardından iktidara gelmiş bir kadroyuz. Türkiye’nin talihsizliği uzunca bir süredir bu sıfatları hak edecek bir muhalefet liderliğinden mahrum bulunmasıdır. Karşımızda kendine bile hayrı olmayan bir CHP vardır. Girdiği 16 seçimin tamamında hezimete uğrayan CHP sürekli geriye gitmiştir.
MUHALEFETE YÜKLENDİ
Şimdi bu CHP, peşine taktığı bir 28 Şubat ittifakı kurdu. Güya bu ittifakla seçimi kazanarak yönetim sistemini değiştirecek, bölgemizi krizlerden kurtarıp çiçek böcek diyarı haline getirecekler. Karşımızdaki ittifakın ortaya koyduğu fotoğraf bizi motive etmek yerine kah güldürüyor, kah hüzünlendiriyor, kah düşündürüyor. Henüz yolun başında birbirlerine bu kadar güvensizlik içinde olanlara milletimiz nasıl itibar edecek bilemiyoruz.
28 Şubat ittifakının karşı çıktığı hususlara baktığımızda Türkiye’nin kazanımlarından vazgeçeceklerini, sınırötesi harekâtlarını bitireceklerini, bulunduğumuz yerlerden çekileceklerini, ekonomiyi IMF’e teslim edeceklerini, savunma sanayi, nükleer santral gibi büyük yatırımlara kilit vuracaklarını, S400’leri geri vereceklerini, ATAK’ları atacaklarını, yap-işlet-devret projelerini yerle yeksan edeceklerini, bu hizmetleri verenleri pişman edeceklerini; tek parti devri karanlığına döndüreceklerini anlıyoruz.
Bu dev yatırımları yapan müteahhitleri tehdit etmek suretiyle ‘sakın ha’ diyen bir muhalefet mantığını dünyanın hiçbir yerinde duymadık, görmedik, bilmiyoruz. Enflasyonu nasıl indireceklerini, PKK ve FETÖ ile nasıl mücadele edeceklerine ilişkin bir program göremedik.
Daha cumhurbaşkanı adayını belirleyememiş olanlar doğrudan başbakanlık pazarlığına giriştiler. Sizin yaptığınız bu çalışmanın parlamentoda yeter sayınız var mı? Bu parlamentodan çıkarmanız mümkün mü? Bu ortaoyunu bile karşımızdakilerin milleti nasıl kandırmaya çalıştığına kafidir.
Deseler ki biz bu imkanı ülkemizi her alanda iileri taşımak için kullanacağız, anlayışla karşılar politikalarımızı yarıştırırız. Marmaray’dan İstanbul-İzmir otoyoluna, şehir hastanelerine kadar şahit oluyoruz.
Bizim itirazımız için boş tartışmalarla ülkenin ve dünyanın gerçeklerinden bihaber siyaset müsamereleriyle vakit hebasıdır. Dün Gezi olaylarında ‘Ekonomiyi batırın’ çağrısı yapanlar bunlardı. Dün vesayetçilerin yanında saf tutan bunlardı. Dün ülkemiz ekonomik tuzaklarla boğuşurken ellerini ovuşturarak emperyalistlerin sözcülüğüne soyunanlar yine bunlardı. Bugün yağ üzerinden ülkenin başına kara bulutlar toplamaya çalışanlar yine bunlar.
Biz eser ve hizmet siyasetinde yarışacak muhalefet arıyoruz. Biz ülkemizi ve milletimizi demokraside ve kalkınmada dünyanın en üst ligine çıkarmakta yarışacak muhalefet istiyoruz. Muhalefetteyken bile ülkenin hiçbir meselesi konusunda somut, akılcı, hesaba dayalı bir teklif ortaya koyamayanlar işbaşına gelince aydınlanma yaşayacak değiller.
CHP’Yİ HEDEF ALDI
CHP dün neyse bugün de odur, yarın da aynısı olacaktır. Milletimiz bu zihniyete ülkeyi asla teslim etmez. Ama sadece böyle söylemek yeterli değil. Milletimize gerçekleri, bugüne kadar yaptığımız hizmetleri sürekli hatırlatmamız gerekiyor. Kimi zaman ciddiye almadığımız, seviyemizi düşürmek istemediğimiz her konunun dönüp dolaşıp ayağımıza dolandığını unutmamalıyız. Her yalanı doğru ile boğmalı, her spekülasyonu anında boşa çıkarmalıyız.
ENFLASYON AÇIKLAMASI
Küresel ve bölgesel gelişmeleri takip ederken milletimizin işini, aşını etkileyen sıkıntıları da ihmal etmiyoruz. Kurdaki yükselişten, küresel emtiadaki artışlardan kaynaklanan bir pahalıkla karşı karşıyayız. Enflasyonun sadece ülkemize mahsus bir durum olmadığı, gelişmiş ülkelerin de aynı sıkıntılarla boğuştuğu bir gerçektir. Bu süreçte Türkiye üretim ve istihdam gücüyle şoklara karşı dayanıklılığını bir kez daha ispatlamıştır.
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI
Ukrayna’nın sahipsiz bırakılması gibi Rus halkına, edebiyatına, öğrencilerine, sanatçılarına yönelik cadı avını andıran uygulamaları da kabul etmiyoruz.
Video haberler için YouTube kanalımıza abone olun